
Aşağıda nakşedilen hüzünlü nazım, gurbet şairi Bünyamin İ. Şenol’un yıllar öncesinden bir serzenişidir efendim; yoğun gündem içinde sizinle paylaşmayı unutmuşuz. Şiirde eş, dost, akraba nezdinde sürekli olarak yargılanmaktan kurtulamayan aşıkların acıları, kederleri ve umutları nakşedilmektedir.
Bu dünyayı yakarsa aşıklar yakar, buyrunuz:
Umut Davası
Neler neler olmuş
Muhterem müşterek arkadaşlar
Geliştikten sonra bir takım istenmeyen olaylar
Gönül sararmış,
Dudak solmuş,
Muzip kaşlar donmuş
Canım karanfil nefesler ekşi sirke
Tırnaklar ter içinde
Huzur göğsüne yabanıl düşler dolmuş
Ah o düşlerin ettiği işler
Bahtsız beşeri ciğerinden şişler
Siz ki her işimizi ezbere bildiniz,
Topunuz hoş geldiniz
Nöbetçi kalp ceza mahkemesine
Her gece koyu yalnızlık saatinde açılır kapıları
Gıcır gıcır toplu keman taksimi eşliğinde,
Mübaşiri, meşhur ayrılık filmleri yıldızı
Ayva gibi ağlar, nar gibi güler
Bir bakışıyla yere serer kıta kıta ergen orduları
Yaşlılar korosu sıralanmış bir köşede
Senkronize diz döver, akabinde dümdüz söver
Ağıtları daimi acıklı diş gıcırtısı
Ne kendini unutturur, ne tam duyulur
Durmadan şiir ağlar zabit katibi
Kafiyesiz, kifayetsiz, meşakkatsiz
Sayfa sayfa dökülür heceden göz yaşları
Hazır olun ey şahitler,
Bacak bacak üstüne!
Mahkememiz heyeti sizsiz elsiz, kulaksız
Dilden dile dalgalansın temyizsiz infazınız
Hışır hışır gelsin bencebunuhakkettiler
Büyüsün fısır fısır böyleolacağıbaştanbelliydiler
Kıkır kıkır güldürsün yahuhiçmikuşkulanmamışlar
Vıcık vıcık ağlatsın yazıkpekdesevmişler
Mahkeme başkanı bir buruşuk kağıt mendil,
Kirpik kirpik, burun burun, dudak dudak delil toplar
Tozunu alır resmimizdeki gözyaşlarının
Ben davacı umut, sen davalı kısmet
Şahitler dinlendi, kararımız net
Ah o yaban düşlerin haylaz işleri
Yüreğime saplandı boncuk boncuk dişleri
Bünyamin İ. Şenol, 2020, baharın